Menü Kapat

Hayat bir alem :)

Ömür Yanıkoğlu'nun kişisel bloğu…

Kategori / Film

Nightcrawler

Çok gerildim! Nightcrawler (Gece Vurgunu), aldığı IMDB puanını hak eden bir film doğrusu. Tavsiye ederim :)

Bülbülü Öldürmek

Kahramanım, Atticus Finch! Örnek bir baba ve örnek bir insan. Şans eseri karşıma çıkan, babamdan iki yaş küçük bir film izledim bu akşam: To Kill a Mockingbird (Bülbülü Öldürmek). Bugüne kadar izlediğim en iyi filmlerden biri oldu. Hikaye ve oyunculuklar öyle içine aldı ki beni, iki saat nasıl geçti anlamadım. Atticus, hayatımın kalanında örnek alacağım […]

Meydan okumayı kabul ediyorum!

Kuzum dedi ki, bir film var, sakin ama sıkmayan, eğlenceli ve sıcak. Dedi ki adı “Kahraman Çocuk”. İnternette aradım ve buldum: The Young and Prodigious T.S. Spivet. Uzun zamandır böyle keyifle film izlememiştim, çok iyi oldu :) Tavsiye ederim, mutlaka izleyin; hoş bir iz bırakacağına eminim ;)

Kıza kur yapma!

Evet, yine beni yakalayan hoş bir replik buldum: Kıza kur yapma! Dün yatmadan önce dayanamayıp “Acaba güzel bir film daha bulabilir miyim?” dedim ve komedi kategorisini biraz kurcaladım. Buldum da: The Grand Budapest Hotel. Film basit bir hikayeyi çok hoş bir dille anlatıyor. Mösyö Gustave’nin yeni öğrencisi Sıfır’ın Agatha’ya olan sevgisi çok hoşuma gitti. Bu yazıya başlığını veren replik de […]

Damián Szifron’dan “Vahşi Hikayeler”

Naruto Shippuden’i takip ettiğimden bir süredir film izlemeye fırsat bulamıyordum. Dün akşam Özgür’le yemek yerken bir film açalım dedik ve komedi kategorisindeki Relatos Salvajes isimli filmi açtık. Türkçe’ye Asabiyim Ben olarak çevrilen film, 2014 Arjantin yapımı. Ama doğru isim “Vahşi Hikayeler” olmalıydı. Jenerikten itibaren eksilmeyen bir dikkat, merak ve keyifle izledik filmi. Güldük, helal olsun dedik, hem oyunculara hem de […]

Aziz! Bu sensen?

Gözlerim doldu. Soluma dönüp, Işığıma baktım: bir damla yaş, çoktan süzülmüştü yanaklarından.

Hem güldük, hem hüzünlendik Mahsun Kırmızıgül’ün ‘Mucize‘sini izlerken. Hikaye ve hikayenin geçtiği mekan o kadar sıcak ve bizden ki, siz de bir parça kendi hayatınızdan ya da ailenizin hayatından tanıdık sahneler bulabilirsiniz bu filmde.

İzledikten sonra fırsat buldukça çevremdekilere tavsiye ediyorum ancak bazı arkadaşlarımdan “Ben o adamı sevmiyorum”, “Haluk Bilginer varsa bu kez olmuştur, deyip, gittiğim filminde de hayal kırıklığına uğradım, hakkı bitti”, vb. tepkiler alıyorum. Kötü izlenimler edinip, ön yargıyla yaklaşmalarını anlayabiliyorum fakat şevkle “Bu kez pişman olmayacaksın, mutlaka git!” dediğim halde, neden hala gitmeyi düşünmediklerini anlayamıyorum :)

Ben izleyenlerin, filmi seveceğinden eminim ;) Devamını Oku

Curfew

Bir başka kısa film; Curfew… Bu filmi daha önce izlemiştim. Sadece posterini görmem aynı hisleri anımsamama yetti; çünkü oldukça etkileyici bir konusu ve kurgusu var. Hayatlarımızı bizim nazarımızda anlamlı kılan, bir hayat amacımızın olmasıdır. Eğer bir hayat amacımız yoksa, ürkütücü bir boşluk içine düşebiliriz. Ürkütücü diyorum, çünkü insanı ölüme bile götürebilecek bir boşluktan bahsediyorum. Bu […]

The Ark

Uzun zamandır kısa film denk gelmiyordu. İzleyecek bir film ararken, film listesinde sayfalarca geri gittikten sonra 7 dakikalık bir animasyon dikkatimi çekti: The Ark. Daha önce de görmüş fakat izlememiş olacağım ki, posteri tanıdık geldi. Bu kez izledim ve pişman olmadım; aldığı puanı hak ediyor doğrusu. Sizi biraz düşündürecek ve dimağınızda buruk bir tat bıracakak […]

Tüm Kadınlar Prensestir :)

Bugün öğleden sonra ofise gidip çalıştım; Pazartesi’ye yetiştirmem gereken bir iş var. İyi ki çalışmak için ofise gitme fikrini sonunda gerçekleştirebildim; evde sağlıklı çalışamıyorum doğrusu.

Sonuç olarak bugünkü çalışmamın karşılığında akşam bir film izlemeyi hak ettiğimi düşündüm ve bu kez fantastik filmler kategorisindeki filmlerden IMDB puanı sekize yakın olan bir filmi seçtim: A Little Princess (Küçük Prenses).

Yine güldüm, yine üzüldüm, yine hayran oldum, yine kızdım. Filmde iyi bir baba, iyi bir kız çocuğu, savaşın kötü havası ve sonuçları, zalim insanlar, kendi askerinin anısına ihanet eden sorumsuz hükümetler, küçük hayaller ve büyük mutluluklar var. Devamını Oku

Öyle bir filmdi ki :)

Bu akşam kuzenim ve kardeşimle sinemaya gitmek için sözleştik, Cehennem Melekleri 3’e. Gittik de. Fakat benim “Öyle bir filmdi ki :)” dediğim film o değil!

Seans akşam ondaydı ve çıkmadan önce kardeşimle dışardan bir şeyler söyledik, yemek yerken de internette komedi kategorisinde karşıma çıkan filmlerden birini açtım; ismi ilgimi çekmişti: Miss Pettigrew Lives for a Day, Türkçe’ye Öyle bir gündü ki diye çevrilmiş.

Daha önce izlediğim pek çok filmden farklıydı. Bir an gülümserken birden kalbinizi burkan ve bu sırada size sahip olduğunuz maddi değerlerin kıymetini hatırlatan, aynı zamanda da sahip olamadığınız erdemler hakkında sizi düşünmeye iten, bence, çok hoş bir filmdi :) Devamını Oku

Eski Yazılar